Ölüm prosesi nasıl gerçekleşiyor?

Ölüm, fizik bedenin, ruhsal enerjinin yok olmasıyla kullanılamamasıdır. Bu süreç uzun veya kısa olabilir; hastalıklar veya kazalar bunu belirlediğinde ruhsal oluşum süreci başlamış olur. Astral- mental ve eterik bedenlerin etkileri ve varlıkları artık fizik bedenle ilişkili değildir. Bilgeler ölümün hemen sonrasında astral bedene de dikkat ederek, ölümden sonra üç gün beklenmesini de önerirler, bu süre içinde eterik beden fizik bedenle olan ilişkisini tamamen kesecektir. Yine aynı mistik kaynaklar, üç günün içinde bilincin eterik ve fizik bedenin ayrılması işiyle meşgul olduğunu belirtirler; sonuçta eterik bedenin partikülleri ayrılacak ve geriye dönerek bizi çevreleyen eter enerjisi okyunusuna tekrar katılacaktır. Sürecin kolay veya zor olması bireyin karmasıyla yani önceki yaşamlarından gelen bilgi ve deney birikimiyle ilgilidir. Peki bunlar ne demektir? Eterik beden, fizik bedenimizin kalıbıdır; astral kılıf ise astral plandaki bilincimizdir; işte bu kılıf, metafizik anlayışa göre ölümün ardından 7 astral planla, kendi astral yapısının gereği olarak ilişki kurmaya başlar. Genelde astral bilinç, dünyasal yaşamından kalan izleri taşır ve bu kalıntılar yeni bir yaşam realitesinin idrağını zorlaştırırlar. Eğer bilinç, çok odaklanmışsa yani dünya bilincine çok yönelmişse ve mental yani zihinsel konsantrasyonu azsa kişi, astral planda çok kalacak ve çok düşünecektir çünkü fiziksel beyin dışındaki bir varoluşu hiç düşlememiş ve ilgilenmemiştir. Astral planda, sistemsel inanca göre fiziksel planda yeniden doğmak vardır ve Astral planda yaşamın bir gerçek olduğu öne sürülür hatta bu gerçeklik fizik plandakine benzer bir yoğunluktadır ama okült mantıkta bu yoğun veya kesif bir illüzyondur. Tüm ümitlerimiz, korkularımız ve saldırılarımız, nefretlerimiz, kıskançlık ve kötü huylarımız şu veya bu türde çok güçlü düşünce formları oluştururlar ve bu düşünce virüsleri urlarının çözülmesi, dağılması imkansız denecek kadar güçtür. Yani kendi cehennemimizi, astral planda kolayca yaratabiliriz ve bu cehennem arzularımızın ve inançlarımızda yarattığımız cehennem olacaktır; orada kinlerimiz, nefretlerimiz ve korkularımızla örülü tüyler ürpertici olaylar olacak ve bizi karşılayacaktır. Bilgelerin öğütlerinin ardında, düşüncelerimizi ve duygusal tepkimelerimizi kontrol etme önerileri ve öğretileri vardır.

Yeni yorum gönder

CAPTCHA
Bu soru sayfayı dolduranın bir otomatik program olmaması için düzenlenmiştir.
1 + 0 =
Sorunun cevabini yazin. Orn: 1+3 icin 4 yazin