Kişisel Gelişim

Bilinmeyen.Com Kişisel Gelişim Kategorisi

Kadına Özel

Bilinmeyen.Com Kişisel Gelişim / Kadına Özel Bölümü

Bir kadın olmak



Dünyanın en zor işi kadın olmaktır. Bir sürü rollere bürünmek zorundadır kadın. Erkeğini mutlu etmek, iyi bir anne olmak, ezilmemek için ayaklarının üzerinde durmak kısacası her türlü dünyanın lideri olmak durumundadır. Neden mi? Çünkü kadın hep mercek altındadır. Sadece kadın olduğun için senden beklenenler bir yana ayrıca artık erkek gibi de olmak durumundasındır. İş hayatında başarılı olmak için erkeklerden iki katı fazla bir mesaiyle daha az çalışmak zorunda kalır kadın. Kendini ispatlaması için daha uzun zaman gerekir. Bu arada evde işi hiç bitmez. Çünkü evi döndüren de kadındır. Eve gelip ayaklarını uzatıp televizyon karşısında uyuklayamaz. Kaldırılacak bulaşıklar, gece ucuz tarifede yıkanmış bir sürü asılacak çamaşırlar, ilgi bekleyen çocuklar vardır.  Oraya buraya atılmış oyuncakları toplar, eğrilmiş yatak örtüsünü düzeltir, yağlı evyeleri ovar, çamaşır makinesinin deterjan haznesini temizler ve bütün bu ayrıntıları ondan başka kimse görmez. Bunları gördüğü için ödüllendirilmez, zaten kimse farkında bile değildir. Ne zaman o kadın o  evde yoktur, o zaman kadının eksikliği bir bir hissedilir sararmış perdelerde, kirli temizlik bezlerinde. Kadın düzendir. Elbette her kadın aynı düzende değildir. Ama bir eve girdiğinizde o evde bir kadın olup olmadığını hemen anlarsınız.

Bütün bunları kadınların değerini ön plana çıkarmak için yazmıyorum. Erkekler için de bir sürü madde çıkarabilirim çünkü bir erkeğin de eksikliği evde hemen hissedilir. Gecikmiş telefon faturalarından, bozuk sifona kadar her şey erkeğin eksikliğini anlatır evde. Her ne kadar artık her rolün altından tek başımıza kalkmaya çalışsakta eksik evlerimizde, düzenimizde memnun mesut yaşayıp gitsekte bir aile olmanın değeri en önemlisi o evde bulunan sevginin enerjisi ancak bir aile tam ise hissedilir.

Kadın olmayı önce ele aldım çünkü kadınlar üzerlerindeki misyonlarının farkında olmaz hale geldiler günümüzde. Haksız da değiller. Artık ezilmek istemeyen kadın bir çok rolünü boşvermiş durumda yaşamayı tercih ediyor. Daha bireysel davranıyor, önce kendini düşünüyor. İyi de yapıyor. Herkes önce kendini düşünmek zorunda ama bir yere kadar. Kadının birinci misyonu etrafında sevgi yaratmaktır. Sevgiyi bir arada tutan bir zamk gibidir kadın. Bu zamk ayrıldığı anda aile artık sudan çıkmış balık gibidir.

Kadın ailesine ne kadar yön verebiliyorsa topluma o kadar yön verir.  Çünkü yetiştirdiği çocuk,  yatağını paylaştığı erkek onun düzeni ve fikrinde rol oynayacaktır toplumda o yüzden bir kadın çok güçlü olmalıdır. Öyle güçlü olmalıdır ki, attığı her adımın geleceği değiştirdiğini bilmelidir. Masum görünen her kadınsal hata toplumda yara açacaktır. Kadın ön planda gözükmese de yine de bu durum böyledir. O yüzden özgür iradesini kullanabilen, kendimizi saydırabilen, becerikli ve güçlü kadınlar olmak durumundayız.

Biz savaşçı ruhlu kadınlar her şeyi başarabilir, her adımı atabiliriz. Yeter ki kendimize güvenelim ve sevmeyi bilelim.

Hepimize kolay gelsin…
Bige Nirun Dalkılıç
bigedalkilic@divinailetisim.com

KONTÖR AŞKLARI İLE SEVGİDE DAMPİNG

Çiçek çocukları, komünizm, at arabası, commodore 64, ne çok şeyin modası geçiyor. Ama aşk hala yerinde duruyor. Duruyor durmasına da kirletiliyor, örseleniyor, ayaklar altında eziliyor ve ucuzlaştırılıyor. Beklenti aynı, yöntemler  değişiyor. Ve yeni yöntemler keşfedildikçe ondan daha da uzaklaşılıyor.

Kadınların aşkla seksi çok fazla karıştırdıkları doğru. İkisini keskin çizgilerle ayıramıyoruz çoğu zaman. Öyleyse aşkı da seksi de korumak zorunda olan yine kadınlar; demek ki bu da kadınların işi.

500 kontör karşılığı soyunan, 1000 kontör karşılığı her bir şeyi yapan kadınlar olduğu müddetçe ne aşkımızı, ne seksimizi korumamız mümkün. Beyin genelleme, yeni bilgiyi çaat diye bir dosyaya ilişkilendirme yöntemiyle çalışıyor. “Aaa bir kadın”; bilgisinin, “aaa 500 kontör”; bilgisi ile aynı dosyaya kaydedilmesi kuvvetle muhtemel. (tabii ki averaj erkek beyninden bahsediyoruz)

Özellikle bayanlara öneriyorum bir gece Camfrog’a girip hans99,  aloneheart7716, gladyator veya nicki her ne ise, onların suratlarına bakın. İşte bunlar için o gözyaşlarını döküyorsunuz;  Bu senin sevgilin Nihan, bu da seninki Şule, bir diğeri de Nurgül’ünkü.

***

Beklentilerden sonra gelen hayalkırıklığı ilişkiyi çöküşe doğru götürüyor. Bir insan ömrü boyunca kaç kere dua etmiş de dileği yerine gelmemiştir acaba? Ben kendimden biliyorum:sayısız. Peki dileğinin yerine gelmemesinin yarattığı
hayalkırıklığına rağmen insan bu sevdadan, bu inançtan, O’ndan vazgeçiyor mu? Geçmemesinin sebebi “alternatifsiz olması” ise;  alternatiflerin sayısız olduğunu bile bile sevmek kimbilir nasıl olurdu?

Vücutların kontör karşılığı olmadıkça birleşmesini hiç de küçümsemiyorum, "ne kadar geç olursa o kadar kıymetli olursun" mantığına da külliyen karşıyım ama “Yar aşkıyla yana yana ayrı düştüm ellere ben, Senden ayrı gezen yürek değil beden oldu” diyen bir sevdanın buluşmasıyla kıyas bile edemiyorum.

Vermenin kriteri “hak ediş” olmalı. Borsada bile kazanmayan şirket yatırımcısına hak ediş vermiyor.Aşkı da seksi de korumak zorunda olan kadınlar; kıymeti üç
haftayı beş haftayı ertelemeyle değil, hak edene ettiği kadarla vermeyle bulmaya bakalım. Hak etmeyene, sevmeyi bilmeyene de tek bir gözyaşı dökmeyelim lütfen. Ne demiş aşık;

 

Gönül çalamazsın aşkın sazını

Ne perdeye dokun ne teli incit

Eğer çekemezsen gülün nazını

Ne dikene dokun ne gülü incit

Diyez Beksaç Cin
14 Aralık 2007

Kişisel Bakım

Bilinmeyen.Com Kadına Özel / Kişisel Bakım Bölümü

Akşamdan kaldıysanız

Akşamdan kalmak, sık sık başımıza gelen bir olaydır. İnsanın başı yüz kilo gibidir, zonklayan bir ağrı, bulantı, berbat bir ağız tadı, ışıktan rahatsız olmak ve kendini ölü gibi hissetmek; bunlar gerçekten berbat şeyler; Fakat hiçbirisi sürpriz değildir çünkü alkol sonuçta bir zehirdir ve bedenin kimyasal yapısını altüst ederken, yaşamsal sıvılarımızın akışkanlığı azaltır. Önce doğru ılık bir banyoya hazırlanın, küveti doldurun ama birkaç damla gül yağı ve biberiye yağı ekleyin, alternatif olarak iki damla rezene yağı da kullanılabilir. Evet, artık suya girebilir ve aromatik bir banyo alabilirsiniz. Eğer uygun birisi varsa, iki damla lavanta yağı ile ensenize ve sardunya yağı ile alnınıza yapılacak bir masaj da çok iyi sonuç verecektir. Evet, aromatik günlere hoş geldiniz; eğer bu yağları nereden bulacağınızı merak ediyorsanız, hiç endişelenmeyin artık yurdumuzda da aktarların yanısıra özellikle bu tür ürünleri satan, "Body Shop" benzeri mağazalar bulunuyor...

Aromaterapi ile sinirlerinizi yıkayın

Yorgun bir günün akşamında veya sabahında, küvetinize su doldurup dinlenebilirsiniz ama eğer suya bir su bardağı biberiye katarsanız, sinir sisteminiz uyarılacak ve kafanız berraklaşacaktır. 10-15 dakikalık böyle bir banyo yeterli olacaktır. Eğer buna vakit bulamıyorsanız, bir cezve adaçayı kaynatın; kaynayınca içine iki damla biberiye damlatın. Sonra, buharını birkaç dakika içinize çekin yine sinirleriniz rahatlayacaktır. Sinirlerinizi sakinleştirmek için bir diğer formül ise, bir çorba kaşığı kaynatılmış balın içine, bir damla gül yağı damlatmaktır; bu da yüklenmiş sinirlerinizi rahatlabilir. Temel olarak tüm yağlar beyni uyarırlar ve mental gücü tazelerler; yoğun bir iş günü sırasında bile yararlı olabilirler. Bir diğer alan ise, uzun yolda araba kullananlardır; uygun seçilmiş birkaç damla koku, beynin gri maddesini etkileyip tazeleyecektir; örneğin küçücük bir demet fesleğen, uzun yolda bir kabus olabilecek olan uykuya karşı mükemmel bir uyarıcıdır. Bir kaç damla fesleğen yağı, koca bir fincan koyu kahveden çok daha iyi bir uyarıcıdır. Aynı kokuyu sağlamak için çalışma masanızda da küçük bir fesleğen bulundurabilirsiniz. Uzun yola çıktığınızda yanınıza küçük birer şişe nane ve lavanta yağı alın; karayolunda, denizde veya uçakta, hangisi olursa olsun; tüm mide rahatsızlıklarında nane veya lavanta koklamak şaşırtıcı bir şekilde iyi gelecektir; özellikle lavanta yağı mükemmel bir sakinleştiricidir.

Aromaterapik Reçeteler

Afrodizyak masaj yağı
5 damla yasemin
5 damla gül
10 damla sandalağacı
5 damla bergamot.

Gül parfümü
4 damla gül
12 damla sandalağacı
2 damla ıtır
2 damla gül ağacı
10 mlg. jojoba yağı.

Yasemin parfümü
2 damla yasemin
12 damla gülağacı
6 damla ylang ylang
10 mlg. jojoba yağı.

Kolonya
20 damla portakal çiçeği
80 damla bergamot
30 damla limon
40 damla portakal
20 damla lavanta
10 damla biberiye

Bu karışımı kullanacağınız şişenin % 10´u olarak kullanacaksınız, mineral suya katın, iyice karıştırın ve bekletin.
 

 

Balla Gelen Güzellik

Bal; içeriğindeki birçok vitamin mineral, antioksidan ve aminoasitlerle
değerli bir besin maddesi olmasının yanında , her geçen gün yeni bir tedavi
edici özeliği kanıtlanmakta ve aynı zamanda doğal bakım ürünü yapımındada
kullanılmaktadır. Cildimize sürdüğümüz herşeyin hücrelerimiz tarafından
emildiğini düşünürsek., yiyemediğiniz hiçbirşeyi cildinize sürmeyin
düşüncesi haklılık kazanmaktadır.

Burada balla yapabilecegimiz bazı bakım ürünlerinin reçetesini
bulabileceksiniz. Tabiiki bu ürünlerin yararlı olabilmesi için kesinlikle
doğal ,katıksız bal olması gerekmektedir. Üzerinde bunca spekülasyon olan
balı mutlaka güvenebileceğiniz bir yerden almalısınız. tereddütünüz varsa
analiz yaptırabilirsiniz. Laboratuvar bulmakta zorluk çekiyorsanız sitemiz
aracılığıyla analiz yaptırabilirsiniz.
-----------------------------------------------------------
Reçeteler için kaynak:www.honey.com

Sıkılaştırıcı Yüz Maskesi İçindekiler:

1 kaşık bal
1 yumurtanın beyazı
1 kaşık gliserin( eczanelerden bulunabilir)
1/4 fincan un

Uygulama
Malzemeleri karıştırın hamur olacak kadar unu katın ve hamurla yüzünüzü ve
boynunuzu kaplayın. 10 dakika bekletip ılık suyla yıkayın.
-----------------------------------------------------------
Ballı Dudak Parlatıcısı
1-1/2 fincan

Malzeme
1 fincan tatlı badem yağı
1/2 fincan balmumu
2 kaşık bal
Uygulama
Bademyağı ve balmumunu mikrodalga firina uygun bir kaba koyun . yüksek
derecede 1 dakika yada balmumu eriyene kadar tutun. Bu karışıma balı ilave
edip karıştırın.. iyice karıştırdıktan sonra soğumaya bırakın. kapakli
minik kaplara dökün.. dudak nemlendiricisi olarak yada ruj üzerine
parlatıcı olarak kullanabilirsiniz.
-----------------------------------------------------------
Bal-Yabanmersini Dudak Parlatıcısı

İçindekiler:
1 kaşık tatlı badem yağı
10 adet taze yabanmersini
1 kaşık bal
1 damla e vitamini yağı( buğday yağı olabilir)

Uygulama
Microdalgaya uygun bir kapta tüm malzemeyi karıştırın kaynar su bulunan
babın içine karışımın kabını yerleştirin ,yavaşça karıştırırken
yabanmersinlerini ezin. karışım kaynama noktasına gelene kadar sürdürün.
Karışımı ateşten alıp 5 dakika kadar soğumaya bırakın. Bir kalburdan
geçirerek tüm meyve parçalarını ayırın. Süzülen sıvıyı yeniden karıştırıp
soğumaya bırakın. Soğuduğunda küçük plastik bir kaba yada kavanoza alın.
Arada bir dudaklarınıza sürün. Hem besleyecek , hem kuruluğu önleyecek
hemde hoş bir görünüm sağlayacaktır.
-----------------------------------------------------------
Bal-Vanilya Banyo Köpüğü

İçindekiler
1 fincan tatlı badem yağı, veya zeytinyağı yada susam yağıda olabilir.
1/2 fincan bal
1/2 fincan sıvı sabun
1 kaşık vanilya extraktı
Uygulama
Yağı bir kaba koyun ve ve diğer tüm malzemeleri yavaşça karıştırarak katın.
Temiz ,kapaklı,plastik bir kaba karışımı aktarın. Kullanmadan önce yavaşça
çalkalayın. 4 banyo için yeterli banyo köpüğü elde edilmiştir.
Küvete girmeden önce su akarken yeteri kadar köpüğü küvete ilave edin.
-----------------------------------------------------------

Bal Temizleyici Losyonu

Malzeme
1/4 fincan bal
1 kaşık sıvı sabun
1/2 fincan gliserin(eczanelerden bulunabilir)

Uygulama
Malzemeleri küçük bir kapta iyice karışana kadar karıştırın. Temiz plastik
bir kaba alın. Sunger yada pamuklu bir beze döküp bununla yüzünüzü hafifçe
ovun ve .ılık suyla durulayın.
-----------------------------------------------------------

Salatalık - Bal Tonik
1/2 fincan için

Malzeme
1 orta boy salatalık(soyulup doğranmış)
2 Kaşık bal

Uygulama
Salatalığı mikserde püre haline getirip bir kevgire koyun kevgirin altınada
cam bir kap yerleştirin. 15 dakika kadar süzülmeye bırakın.
Salatalığın suyu iyice süzüldüğünde minik bir kavanoza alıp içine balı
ilave edin.
Kullanmak için şişeyi iyice çalkalayın ve pamuklu bir bezi bu tonikle
ıslatın ,sabah ,akşam yüz, boyun ve göğüs bölgesini silin. 3-4 dakika
kurumasını bekleyin. Kalan toniği papaklı kabında 1 hafta kadar
tutabilirsiniz. Bir haftalık kullanımdan sonra yeniden tonik yapmalısınız.
-----------------------------------------------------------

Bal - Elma Yüz Toniği
İçindekiler
1 kaşık bal
1 elma( soyulup göbeği çıkarılmış)

Uygulama:
Bal ve elmayı mixerden geçirip püre haline getirin. Yüze sürüp 15 dakika
bekletin. soğuk suyla durulayın.

-----------------------------------------------------------
Salatalık Bal Göz Besleyicisi
4 kullanımlık

Malzeme
1 Kaşık. aloe vera jel
2 Kaşık salatalık(soyulmuş,çekirdekleri ayrılmış)
1/2 Kaşık bal
1/2 Kaşık papatya çayı

Uygulama
Papatyaya kaynar su ilave edin. Soğumaya bırakın. Salatalığı ,bal ve aleo
verayı mikserden geçirin . (mikseri en düşük hızda çalıştırın). papatya
çayını ilave edin ,Yumuşak bir karışım olana kadar karıştırın. Yüzük
parmağınızla göz altlarına hafifçe sürün.
Cam bir kaba koyarak üzerini naylonla kapatın. Buzdolabında bir hafta kadar
ömrü vardır. Bir hafta boyunca kullanabilirsiniz. Yararları: Göz
kapağındaki şişlikleri giderir göz çevresine taze bir görünüm kazandırır.
-----------------------------------------------------------
Saç İçin Bakım Maskesi

Malzemeler

1/2 fincan bal
1/4 fincan zeytinyağı

Uygulama
Bal ve zeytinyağını karıştırın. Tüm saça sürün. Başınıza naylon bone
geçirip 30 dakika bekleyin. Daha sonra şampuanlayıp durulayın.

(kaynak: honey.com)

Kırışıklıklara Karşı Maske

Civan perçemi çiçeği, saf suda 10 dakika kaynatılıp sıkılarak süzülür. Bir
fincan su soğutulur. Elde edilen posa ezildikten sonra, yarım fincan limon
suyu, bir çorba kaşığı zeytinyağı, bir tatlı kaşığı bal ve çırpılmış
yumurta sarısı ile karıştırılıp bu karışıma. soğuk civan perçemi suyu
katılır. Maske kıvamına gelinceye kadar yulaf unu eklenir. Bu maske yüzdeki
çöküntü ve kırışıklıkların giderilmesi için uygulanır., bir hafta boyunca
uygulanmalıdır. Yüzde bir saat kalmalıdır.

Bal Banyosu
Kuru ciltler için ideal
Plastik su şişesinde bir litre süt, bir fincan tuz ve yarım fincan balı
çalkalayıp karıştırın. Bu köpükle vücudunuzu ovun, sonra durulayın. Süt
banyosu; derinlemesine temizler, epidermisin hassasiyetine zarar vermediği
için cildi kurutmaz. Tuz; ölü derinin atılmasına yardımcı olur. Bal;
canlandırıcı etkisiyle haftada bir kez kullanıldığında cildinize ferahlık
verir.

Avokado -Bal maskesi, kuru cilt için
Olgun bir avokado meyvesi kabuksuz olarak çatalla ezilir ve yarım tatlı
kaşığı bal, bir tatlı kaşığı elma sirkesi ile iyice karıştırılır. Bir
yumurta sarısı çatalla iyice çırpıldıktan sonra eklenerek karıştırılır ve
bu arada da 3 yemek kaşığı dolusu zeytinyağı, karıştırılma sırasında azar
azar eklenir. Yüze, boyuna ve dekolteye bolca uygulanır ve 20-30 dakika
etkilemeye bırakılır.

Cildi tazelemek için
Bal, limon suyu ve 1 tatlı kaşığı zeytinyağı iyice karıştırılır. Cilde
sürülüp 20 dakika bekletilir ve yıkanır.


Bal maskesi

Bal yüze ve boyuna sürülüp 20-25 dakika süreyle uygulanır. Yüz ılık sütle
yıkanır ve soğuk suyla güzelce durulanır
Ballı Yumurta Maskesi
1 çay kaşığı nemlendirici krem
1 yumurta
1 yemek kaşığı badem yağı
1 yemek kaşığı bal
Hazırlanışı: Yumurtanın beyazı ve sarısını ayırın. Yumurtanın sarısına
damlalar halinde badem yağını ekleyerek karıştırın. Ardından yavaşça
nemlendirici kremi ve balı katın. Yumurta beyazını da ayrı bir kapta
hafifçe çırpın ve yumurta sarısını karşıma katıp tümünü sürülübilecek
kıvama gelene kadar karıştırın.
Kullanımı: Karışımı, genişçe bir fırça veya pamukla yüz ve boyun bölgesine
yayın ve en az yarım saat etkisini göstermesini bekleyin. Ardından ılık
suyla yıkayın.

Eller için
Ellerinizin yumaşacık olmasını istiyorsanız;iki çay kaşığı bal ve
yarımlimon suyunu karıştırarak ellerinize sürün.
Bal Banyosu
Kuru ciltler için ideal
Plastik su şişesinde bir litre süt, bir fincan tuz ve yarım fincan balı
çalkalayıp karıştırın. Bu köpükle vücudunuzu ovun, sonra durulayın. Süt
banyosu; derinlemesine temizler, epidermisin hassasiyetine zarar vermediği
için cildi kurutmaz. Tuz; ölü derinin atılmasına yardımcı olur. Bal;
canlandırıcı etkisiyle haftada bir kez kullanıldığında
cildinize ferahlık verir.

 

Dinlendirici göz kompresleri

Yorgun gözler ya da lens takmaktan rahatsız olan gözler veya dumanlı bir ortamın sonucunda yanan gözler. Bu durumlarda acilen yardım alacağınız bitki yağları sarı papatya CAMOMİLE ve lavantadır. Küçük bir kaba soğuk suya bir damla damlatın, iyice karıştırın. İki pamuklu yüz pad´i tamamiyle ıslatın. Fazlasını sıkın ve yatağa uzanarak gözlerinizin üzerine koyun. On dakika böyle kalın, gözlerinizin rahatladığını göreceksiniz.

Doğal Ayak Bakımı

Ayaklarımız muhteşemdir; her gün tonlarca yük taşırlar, kilometrelerce yol yaparlar. Rahat olsun diye giydiğimiz ama çoğu zaman güncellikle yani moda ile karıştırdığımız botlar ve çoraplar bu yükü çoğu zaman daha da ağırlaştırırlar. Bir bayram veya yılbaşı öncesi alışverişini anımsıyor musunuz? Ya da bir otobüste eve giderken, neredeyse bir saat ayakta durduğunuzu; Ne büyük bir olaydır; botlarınızı çıkarıp attığınızda ayaklarınızın sesi olsa duyacaklarınız hiç de hoş olmayacaktır. Neyse, sihirli yöntemimiz var; hemen bir leğen su kaynatın, içine 6 damla nane yağı damlatın ve yavaş yavaş masaj yapın; yeniden doğduğunuzu hissedeceksiniz.

Evinizde aromaterapik ortam yaratabilirsiniz

Önce ışıklandırma, koyu renkli ışıklar kullanmalısınız. Odanın çeşitli yerlerine adaçayı suyu serpin. Sadece eşinizle beraberseniz, küçük çiçek demetlerini bol bol kullanabilirsiniz. Eğer hayal gücünüz varsa ve imkan bulursanız bir çiçekçiden solmaya yüz tutmuş çiçekleri alın ve yere serin, daha mükemmel bir halı olur mu? Ama bu halı ertesi gün atılmalıdır. Bergamot ve gül ağacı yağı özellikle yaz gecelerinde barlara, diskolara bol bol serpilebilir ve gece partileri için çok yararlıdır. Sandalağacı yağının kokusu özel yemek ortamlarında keyif ve duyarlılık verir. Portakal kokusu, çocukların doğum günü partilerinde kullanılır. Itır çiçeği, akşamüstü çaylarında, gül kokusu ise genç kız partilerinde kullanılır.

Kendi parfümünüzü yapın

Koku almak, duyularımızın tetiğini çekmek anlamındadır. Birçok insan bunu ihmal ederler ve yaydıkları koku nedeniyle tüm olumlu yönlerini yitirirler. Beynin etkilenmesi, zevk almak ya da almamak aldığımız kokuyla çok ilgilidir. Çevremiz kötü kokularla doludur, araba egsozları, sanayi kokuları, toz ve hava kirliliği, kimyasal deodarantlar, saç spreyleri, kolonyalar ve parfümler insanların üstünde yoğun ve kalıcı hoş olmayan kokular bırakırlar. Her parfümün temelinde ya da karışımında en kaliteli ve seçkin bitkisel yağlar kullanılır. Bu bugün de böyledir demek gerekirse de görünüşte böyledir. Laboratuarlarda üretilen floral kimyasalların kullanımıyla, parfümler artık daha sentetik olmaktadırlar. Çok pahalı parfümlerde hala çok miktarlarda bitkisel yağ kullanılmaktadır, zaten parfümcülük çok eski bir sanattır. Bunu siz de deneyebilirsiniz, sevdiğiniz birkaç damla bitkisel koku mucizeler yaratabilir. Alkol bir parfümün sulandırılması için gereklidir ama saf alkol bulmanız kolay değildir. Votka ya da cin kullanmayın çünkü bir kokteyl gibi kokabilirsiniz. Jojoba yağı, bunun için idealdir. Birkaç damla ile ideal parfüme ulaşabilirsiniz. Yaz sıcaklarında özgürce kullanabileceğiniz özgün bir kolonyanız olmalı; bunuda yapabilirsiniz, aşağıdaki reçeteyi uygulayın, küçük bir şişeye doldurun, her dafasında çalkalayarak kullanının. Güçlenecek, tazelenecek ve sakinleşeceksiniz.

Kuru ciltler için reçeteler

Sıcak bir iklimde, hastalıklarda veya kötü bir diet sonucunda cilt kötü etkiler alabilir. Kuruyan deri kırışır, yağını kaybeder ve günlük bakım ister. Sabahları kullanılan nemlendirici kremler gün içinde etkilerini yitirirler ve sonuçta kuruma oluşumunun daha etkinleşmesine neden olurlar. Bitkisel yağlardan yapılmış özel bir karışım seçildiğinde, besleyici olmanın yanısıra, düzenleyici ve iyileştiricidir. Yüze ve boyuna her gece yatmadan evvel yapılacak olan yumuşak masajlar kesin yararlı olacaktır. Çok kuru bir cilde sahip olanlar, aynı karışımı sabahları normal makyajın altında kullanabilirler. Aşağıdaki reçetenin dışında, sürekli bir nemlendirici istiyorsanız gülsuyu kullanın. daha iyi bir nemlendirici bulamazsınız.

Reçete:
10 damla sandal ağacı yağı
7 damla ıtır
3 damla gül ağacı
2 damla ylang ylang.

 

Mideniz derttemi?

Mide yanmaları, burulmalar ve sinirsel gerilimler hepimizin ortak sorunudur; hele işyerlerinde; teşhis edilmiş bir hastalığınız olmadığı halde, mideniz bazen bir lokma yemek yemenize dahi engeldir. Aromatik tedavinin buna da bir yaklaşımı var; ıtır otu yağı mucizeler yaratabilir; birkaç damlasını kahverengi bir şekere damlatın veya bir kaşık bala katın. Bu metod bugün İtalya´da sayısız doktor tarafından kullanılmaktadır. Portakal çiçeği yağı, aynı sorunu gideren bir diğer kaynaktır ve cok efektiftir.

Ofiste rahatlamak için

Günümüzde klasik iş yerleri, doğalarından dolayı insan sağlığı için çok uygun yerler değildir. Bir çok insan ile bir arada çalışmak, havalandırma sistemleri, müşteriler ile yakın ilişkiler gibi sebeplerden dolayı pek çok çalışan günümüzde pek çok bakteri ve virüs türüne maruz kalmakta ve grip başta olmak üzere pek çok bağışıklık hastalığı yaşamaktadır. Özellikle yaz aylarında sıklıkla kullandığımız klimalar bir çok araştırmada halen sınıfta kalıyor. Çünkü en yeni teknolojier ile donatılsalar bile doğal değiller ve makinenin içinde toplanan hava partiküllerini %100 temizleyen bir teknoloji icat edilmedi. Yapılan araştırmalar halen doğal fanlar ile serinleyen kişilerin klima ile serinleyen kişilerden özellikle solunum yolları hastalıklarına daha fazla yakalandığını gösteriyor. Hele hele plazalarda pencere kullanımı limitli veya hiç olmadığında bu sentetik ortam, insan sağlığını daha da fazla tehlikeye sokuyor.
Koku, beş duyu organının en hassas noktasıdır. Duyduğumuz kokular ile sadece psikolojimiz değişmez, aynı zamanda fizyolojik tepkilerde gösteririz. Duyduğumuz tüm kokular partikül olarak zaten varlar ve vücudumuza girip çeşitli etkiler yaratırlar. Bizm ise tek yapmamız gereken güçlü pozitif etkileri olan diğer doğal koku materyallerini kullanarak sistemimizi temizlemekten ibarettir.   
Aromaterapik yağların bir kısmı ofis kullanımlarında çok tercih ediliyor. Özellikle bağışıklık sistemini güçlendiren ve antifungal, antiviral özelliği olan kekik, çam, okaliptüs ve lavantayı kullanarak en azından yakın çevrenizde kendinize bir korunak sağlamanız mümkün. Seçeceğiniz yağı masanıza yakın bir kaloriferin üzerine koyabilir veya suya damlatıp bir kap içinde masanızda da tutabilirsiniz. Eğer iş arkadaşlarınız rahatsız olursa daha az miktarda yağ kullanabilir veya beraber seçeceğiniz bir aromayı kullanabilirsiniz.

Seksüel duyarlılığınızı arttırmanın yolları

Seksüel verimlilik, sağlıklı seksüel organlar anlamına gelir. Bunun için önce tıbbi yönden sorunlu olmadığınızı bilmelisiniz. Fiziksel sağlığın ardından gelen ikinci önemli yön, ortamdır. Bitkisel yağlar burada yararlı olurlar. Duygularınızı uyandırır, imajinasyon ve yoğun hassasiyet sağlarlar. Ayrıca koku faktörü bir diğer etkendir. Özellikle yasemin, sandal ağacı ve adaçayı etkilidirler.

Uyuyamıyorsanız

Aniden uyandınız...
Gecenin bir yarısında, şu veya bu nedenle uykunuzdan uyandığınızda yeniden uyumakta zorlanıyorsanız. bunun da çaresini bitkisel yağlarla bulmanız olasıdır. Asıl istenmeyen stres dolu bir günün sonunda sürekli uykuyu elde edememektir. Hemen küçük bir mendile birkaç damla lavanta yağı damlatın; aynı şeyi ıhlamur veya portakal çiçeği ya da mercanköşk yağı ile de yapabilirsiniz. Kuşkulanmayın, bir iki deneyden sonra çok büyük bir olasılıkla mükemmel bir uykuya yeniden kavuşacaksınız. İnsanlar, şarj edilebilir piller gibidirler; boşalırlar ve yeniden doldurulmaları gerekir biberiye veya gül ağacı yağı karışımı ya da bergamotla biberiye karışımı boşalmış vücüdunuza yeniden enerji doldurabilir ve yaşam gücünüzün tazelendiğini görebilirsiniz. Bu tür bir rahatlama veya yenilenme bir kadeh içkiden çok daha etkin ve yararlıdır.

Vücudunuz için gülyağı

Vücudunuza iyi bakmalı ve çok güzel kokmasını sağlamalısınız. Bunun en iyi yolu nem koruyucu olarak hem de terapik olarak gül yağıdır. Pamuğa damlatacağınız birkaç damla gül yağı ile banyodan veya duştan sonra vücudunuzu oğun. Boynunuza, dirseklerinize biraz daha fazla sürün ve pamuk kuruyuncaya kadar devam edin. Türkiye´de gülyağı dinsel kimlik taşımaktadır, o zaman yine maden sularıyla hafifletebilirsiniz ama yararı azalacaktır.

Yaşlanan cildinize çözümler

Doğal olarak yaşlanırız ve deri hücrelerimiz kendilerini yenileyemezler, Bu çok çabuk olabilir. Buna karşın bazı bitkisel yağlar deri hücrelerinin yeniden canlanmasını ve hatta yenilenmesini sağlayabilirler. Bu sınıflamaya giren bitkisel yağlar, gül, lavanta, portakal çiçeğidir. Karışım aşağıdaki gibi yapılır ve yüzle boyuna her gece masaj yapılır. Bitkisel yağlar siz uyurken görevlerini yapacak, deri altındaki dokuları etkileyecektir. Eğer bunu bir dönem yaparsanız, farklı göründüğünüzü ve birşeylerin değiştiğini göreceksiniz. Göz bölgenize dikkat edin. Bir portakal çiçeği kompresi bile yüzünüzde değişimler yaratacak hatta sizi çoğu zaman rahatlatacaktır.

Reçete:
8 damla günnük veya mür yağı
14 damla lavanta yağı
3 damla portakal çiçeği yağı.

Aknelere ve sivilcelere karşı yararlı bir reçete;
2 damla selvi ağacı yağı
13 damla limon.

Geceleri yatmadan evvel kompres yapılacak.

 

Zayıflayan belleğinizi güçlendirmenin yolları

Bellek zayıflaması "Insomnia" güncel bir sorundur ve yaşla ilgili değildir; sadece düşünsel yorgunluğun ve yoğun stresin belirtisidir. Bazı bitkisel yağların bu sorunu gidermede veya azaltmada çok yararlı oldukları görülmektedir; banyonuza birkaç damla lavanta yağı katabilirsiniz veya uyumadan evvel yastığınıza birkaç damla portakal çiçeği yağı damlatın ve koklayarak uyuyun. Hem daha iyi uyuyacaksınız hem de hafızanızın berraklaştığını göreceksiniz. Bellek karışması veya azalması düzenli ya da sağlıklı uyku yetersizliğinden kaynaklanmaktadır; hele bir de yorgunsanız. Kahve ve çukulata gibi ciddi uyarıcılar metabolizmanın hızını yükseltir ve uyarırken aynı zamanda da uzun vadede ritmini azaltabilirler. Mercanköşk bitkisinin yağı da aynı derecede sedatifdir ama portakal veya lavanta kadar hoş bir koku değildir fakat banyonuzda deneyebilir ve mükemmel bir uyku çekebilirsiniz.

Çiçek suları ile mucizeler yaratın

Kendi çiçek sularınızı yapmak basit ve ucuzdur. Bu sular yüzünüzü canlandırma ve renklendirme yönünde idealdirler. Özellikle sıcak yaz günlerinde çok yararlı olurlar. Alkol deri için iyi değildir, bu nedenle hiçbir karışıma katılmamalıdır ayrıcı birçok kimyasal ve diğer organizmalar içerir. Bunun yerine daima bir şişe kaplıca suyu bulundurun ve kullanın. Son zamanlarda çok kullanılan birşey yüzün maden sularıyla yıkanmasıdır. Bir diğer yöntem boş bir aerosol şişe bulmak içine kendi çiçek suyu karışımınızı doldurmanızdır. İki üç günde bir çiçek suyunuzu yenileyin ve ihmal etmeyin. Bütün yapacağınız taze çiçekleri mineral suyunda bekletmekten ibarettir.

İşyeri kokularından kurtulmanın yolları

Tüm iş yerleri sanılanın çok ötesinde bir koku karmaşasına sahiptirler; parfümler, sprayler, sigara kokusu, fotokopi gibi cihazlardan yayılan kimyasal kokular, içecek ve yiyeceklerin kokuları, gizli toz ve küf kokuları vs... Bütün bunlar gün boyunca üzerinize yapışıp kalırlar; taze havaya muhakkak ihtiyacınız vardır; dışarıya çıkamayabilirsiniz veya pencere açılmıyordur. Ama durun işin çaresi var; gülağacı, limon, bergamot veya melissa yağı; birkaç damla yeterli olacaktır; derin derin içinize çekin, birden kendinizi taptaze hissedeceksiniz ve düşünceleriniz berraklaşacaktır. Tüm bitki yağları antiseptiktirler ve kokularıyla çevremizde yoğun olarak bulunan bakterilere karşı koruyucu bir kalkan oluştururlar.

Aşk ve Evlilik

Bilinmeyen.Com  Kişisel Gelişim / Aşk ve Evlilik Kategorisi

Astro Mutfak

Bilinmeyen.Com Kişisel Gelişim / Astro Mutfak Kategorisi

Gençler İçin

Bilinmeyen.Com Kişisel Gelişim / Gençler İçin Kategorisi

Çocuğunuz ve siz

Troller, Büyücülere karşı...

Hayatlarımıza Tolkien, Rowling gibi ilham verici yazarlar girdiğinden beri büyük, küçük hepimizde bir tür popülist akım oluştu. Fantezi dünyasının bu yaratıcı yazarları, bizleri özellikle de gençler ve çocukları var olması mümkün olmayan ama var olması şiddetle istenen yeni bir dünyaya sürükledi. Troller, goblinler, elflerle dolu bu renkli dünya sinema sektörünün üstün teknolojisi ile de makyajlanınca elementer dediğimiz çeşitlik kültlerin bu masalsı varlıkları bir nevi kişilik sahibi oldu ve birer kimlikleri oldu. Hayatımız bir anda üstün okçu Legolas’lar, muhteşem majisyen Harry Potter’lar ve Arwen ya da Hermione gibi cici ama doğaüstü kızlarla doldu. Bu hikâyeler olgunlaşmış belirli bir mantık çerçevesine yerleşmiş beyinler için keyif verici bir kanal haline dönüşürken çocuklarımız ve gençlerimizde uzun vadede nasıl bir etki yaratıyor hiç merak ettiniz mi?

Aslında Tolkien’ın derlediği ve soluksuz bir macera haline getirdiği Lord of Rings üçlemesinde yer alan karakterlerin birçoğu, Kelt kültürünün içinde barındırdığı, yüzlerce yıldır dillerde dolanan ve çocuklara tıpkı Pamuk Prenses veya Çizmeli kedi gibi anlatılan,  pagan dönemlerden gelen inanışlara, efsanelere dayanan anonim hikâyelerden oluşuyor. Harry Potter dizisinde bahsedilen pek çok yaratığın alt yapısı ve hikâyelerin ana fikrîde bu binlerce yıllık derin okült kültün altyapısından geliyor. Walt Disney filmlerinde izlediğimiz Alaaddin veya Sinbad gibi yine altyapısı eski efsanelerden gelen karakterlerden ise en büyük farkı, canlandırma aşamasına geldiğinde izleyici ya da okuyucu kitlesinin çocuklara değil de daha çok büyüklere hitap etmesinden ileri geliyor. Elbette ki Sinbad’da büyükler için filme alınmıştır. Örneğin, daha evvelki Broadway müzikallerini bir kenara bırakırsak başrolünü Douglas Fairbanks’in oynadığı 1947 yapımı “Sinbad the Sailor” filminden bu yana bu yana pek çok kez bu eşsiz masal, filme çekildi. Bunu birçok masallar için söyleyebiliriz. Ancak film dünyasında oluşan yeni bir kavram ile bu tarz fantezi filmlerine büyük ihtimal Tolkien hikâyeleri ile bir devrim getirildi ve çekilen tüm bu tarz filmler içinde, pek çok depresif görüntü ve yüksek doz şiddet sahneleri barındırmaya başladı. Mutlu sonlar için ağır bedeller ödenmeye başlandı. İyi ile kötünün savaşı izlendiği zaman bir büyüğün bile içini titretebilecek hale geldi. Gelişen sinema teknolojisi ve 3D animation’ın keşfiyle bu filmler görsel bir şölene ve su götürmez bir gerçekçiliğe sahip oldu. Oyun dünyası ve yan sanayilerin gazıyla da çocuklar bu dünyaların içine atılıverdiler. Seyrettikleri savaş sahneleri, kan ve iktidar kavgasının acımasız çarpışması çocuklarımız için gerçek bir risk mi?

İşte çeşitli uzmanların vardığı çeşitli sonuçlar;

 

Yukarıda yazılanlar araştırmaların sadece bir kısmından oluşuyor ama oldukça korkutucu bir liste. Gelecek nesiller için gerçekten büyük bir tehlike mi bekliyor? Yoksa onlarda kendilerine göre bir savunma mekanizması geliştirip evrim zincirinde doğal yerlerini alacaklar ve başka bir nesil mi oluşacak istesek de istemesek de göreceğiz gibi…

 

Çocuğunuz ve siz